bugün
- hakim ziyech10
- bülent uygun9
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı17
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat10
- icardi190524
- düşün ki o bunu okuyor14
- iğrenç bir his tarif et31
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek21
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek41
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum21
- bi derdim var9
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak17
- anın görüntüsü8
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- sözlük kızlarının saç rengi17
- bir türlü ısınmayan ayaklar9
- budweiser11
- en yaşlı özelliğiniz22
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks22
- insanlar melek mi şeytan mı10
- kızların tipe bakmadığı gerçeği29
- bir kadın nasıl tavlanır19
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız15
- hemşire kızlar nasıl oluyor27
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz21
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi20
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi12
- içip içip entry girmek8
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- yazarların ruh hali9
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak9
entry'ler (600)
arap götü yalamanın yeni bir yolu.
uefa'nın resmi sitesindeki haberde de galatasaray takımının adlandırıldığı isim. kimse bilmiyor mu la ne iş bu?
http://www.uefa.com/uefac...ive+galatasaray+fightback
http://www.uefa.com/uefac...ive+galatasaray+fightback
rönesans ve onun ışığında kurulmuş amerika birleşik devletleri'dir. ikisinin de temelinde özgür düşünce ve freedom of speech yatar. beynine ve ağzına zincir vurulmamış insanlar doğal olarak düşünmeye, sonuç çıkarmaya ve bunu çevrelerine anlatmaya başlamışlardır, çarmıha gerilip yakılma korkusu duymadan. e doğaldır yani insanların neye inanmaları şart koşulmayınca, seçme özgürlükleri olunca "hepsi aynı lacivert" deyip çekip gitmesi.
merve'dir nokta net. bir düşünün. düşünün bir..
şüphesiz(!) onun yüzü suyu hürmetine yaratılmıştır.
the rings of akhenaten isimli bölüm ile ortalığın ağzını burnunu dağıtan dizidir. bu bölüm üzerine kimsenin "amaan dandik dandik efektler, yok bilmem uzayda uçuyomuş da bilmem ne.. dandik ingiliz dizisi nolacak" deme hakkı yoktur. ben hayatımda bu kadar ağlamadım, bu nedir.. moffat ne yapıyorsun sen? tüm sezon böyle mi geçecek? gözpınarlarımızı mı kurutacaksın?
--spoiler - the rings of akhenaten--
*oh my stars.. daha önce donna ve amy'de yaptıkları "evrenin en değerli insanı" olayına yine giriyorlar sanırım ama bu sefer daha güzel olacak gibi. şaka maka cidden clara iki kere öldü ve hala canlı kanlı doctor'un yanında. hadi diyelim bölümün sonunda dediği gibi o chrsitmas bölümünde ölen clara aslında clara değildi, ama öteki öyleydi. zekiydi de, ki bir bölüm önce bu bölümde izlediğimiz clara'nın o zekayı nerden aldığını da gördük. o değilse bile kesinlikle diğeri yani. ama o da öldü... lan moffat.
*bölüm boyunca bunu sezen bir tek ben miyim bilmiyorum ama doctor'un clara'ya bakışları bir tuhaf. hani gerçekten tuhaf. inanılmaz bir saygı ve çekinme var. altından ne çıkacak merakla bekliyoruz.
*"we don't walk away.." ne de güzel dedin be doktor civanım. yeni catch phraselerimizden biri bu olursa çok hoş olur.
o şarkı... adının the final song to the godolduğu iddia ediliyor bazı yerlerde ama emin değilim. izleyen anladı hangi şarkı olduğunu; neyse ah o şarkı... şarkı tek başına bile insanın tüm tüylerini diken diken ederken (teşekkürler murray gold) bir yandan da doctor'dan başka bir epik monolog dinlememiz resmen duygusal boşalma geçirtti hıçkırmaya başladım. 11'inci doctor'dan daha önce atarlı monologlar duymaya alışık olsak da ilk defa ağlayarak tüm hayatının, o acı dolu hayatının özetini geçmesi, onun bünyede uyandırdığı duygu... kelimelerle anlatılamaz.
* doctor'un küçük kızımıza anlattığı hikaye'yi carl sagandan araklaması biraz falsoydu. tüm tarihi, tüm şarkıları, şiirleri, kitapları yazılmış kaydedilmiş herşeyi bilen birine daha önce duymadığı bir hikaye anlatacağım deyip de carl sagan'dan alıntı yapmak yakışmadı doctor. yine de içimizdeki cosmos aşkını tekrar alevlendirdin, var ol.
* ve en önemlisini sona sakladım. doctor'un çakma tanrıya çektiği fırçadan dünya tanrısına da pay biçen bir tek ben miyim merak ediyorum. doctor'umuzun çakma tanrıya çektiği nutuk şöyle;
"Onları duyabiliyor musun? Bütün bu insanlar senden ve hükümlerinden korkarak yaşadı. Bu insanların ataları
kendilerini adadılar... Kurban ettiler, sana! Şarkılarını duyabiliyor musun?
(people singing)
Tanrı olduğunu düşünmeyi seviyorsun. Ama değilsin. Sadece diğerlerinin hayatlarına olan kıskançlığının ve özleminin yiyip bitirdiği bir parazitsin. Onlardan besleniyorsun. Sevgi ve kayıp, doğum ve ölüm, neşe ve keder anılarından. O zaman. O zaman... Hadi o zaman. Benimkini al. Benim anılarımı al. Umarım iştahın yeterince kabarıktır, çünkü çok uzun süredir yaşıyorum ve birkaç şey gördüm."
seriously. eğer bir anlığına bu senaryonun gerçek olabileceğini düşünecek kadar hayalperest olursak, bizim tanrımız da hikayedeki gibi sadece bir çeşit bilinçli ve kötü niyetli yıldızsa; doctor'un bu monoloğunun onun için de mükemmel oturmayacağını söyleyebilir miyiz? bu bilinçli yapılmış bir gönderme mi tam emin değilim ama öyle ya da böyle güzeldi.
--spoiler - the rings of akhenaten--
--spoiler - the rings of akhenaten--
*oh my stars.. daha önce donna ve amy'de yaptıkları "evrenin en değerli insanı" olayına yine giriyorlar sanırım ama bu sefer daha güzel olacak gibi. şaka maka cidden clara iki kere öldü ve hala canlı kanlı doctor'un yanında. hadi diyelim bölümün sonunda dediği gibi o chrsitmas bölümünde ölen clara aslında clara değildi, ama öteki öyleydi. zekiydi de, ki bir bölüm önce bu bölümde izlediğimiz clara'nın o zekayı nerden aldığını da gördük. o değilse bile kesinlikle diğeri yani. ama o da öldü... lan moffat.
*bölüm boyunca bunu sezen bir tek ben miyim bilmiyorum ama doctor'un clara'ya bakışları bir tuhaf. hani gerçekten tuhaf. inanılmaz bir saygı ve çekinme var. altından ne çıkacak merakla bekliyoruz.
*"we don't walk away.." ne de güzel dedin be doktor civanım. yeni catch phraselerimizden biri bu olursa çok hoş olur.
o şarkı... adının the final song to the godolduğu iddia ediliyor bazı yerlerde ama emin değilim. izleyen anladı hangi şarkı olduğunu; neyse ah o şarkı... şarkı tek başına bile insanın tüm tüylerini diken diken ederken (teşekkürler murray gold) bir yandan da doctor'dan başka bir epik monolog dinlememiz resmen duygusal boşalma geçirtti hıçkırmaya başladım. 11'inci doctor'dan daha önce atarlı monologlar duymaya alışık olsak da ilk defa ağlayarak tüm hayatının, o acı dolu hayatının özetini geçmesi, onun bünyede uyandırdığı duygu... kelimelerle anlatılamaz.
* doctor'un küçük kızımıza anlattığı hikaye'yi carl sagandan araklaması biraz falsoydu. tüm tarihi, tüm şarkıları, şiirleri, kitapları yazılmış kaydedilmiş herşeyi bilen birine daha önce duymadığı bir hikaye anlatacağım deyip de carl sagan'dan alıntı yapmak yakışmadı doctor. yine de içimizdeki cosmos aşkını tekrar alevlendirdin, var ol.
* ve en önemlisini sona sakladım. doctor'un çakma tanrıya çektiği fırçadan dünya tanrısına da pay biçen bir tek ben miyim merak ediyorum. doctor'umuzun çakma tanrıya çektiği nutuk şöyle;
"Onları duyabiliyor musun? Bütün bu insanlar senden ve hükümlerinden korkarak yaşadı. Bu insanların ataları
kendilerini adadılar... Kurban ettiler, sana! Şarkılarını duyabiliyor musun?
(people singing)
Tanrı olduğunu düşünmeyi seviyorsun. Ama değilsin. Sadece diğerlerinin hayatlarına olan kıskançlığının ve özleminin yiyip bitirdiği bir parazitsin. Onlardan besleniyorsun. Sevgi ve kayıp, doğum ve ölüm, neşe ve keder anılarından. O zaman. O zaman... Hadi o zaman. Benimkini al. Benim anılarımı al. Umarım iştahın yeterince kabarıktır, çünkü çok uzun süredir yaşıyorum ve birkaç şey gördüm."
seriously. eğer bir anlığına bu senaryonun gerçek olabileceğini düşünecek kadar hayalperest olursak, bizim tanrımız da hikayedeki gibi sadece bir çeşit bilinçli ve kötü niyetli yıldızsa; doctor'un bu monoloğunun onun için de mükemmel oturmayacağını söyleyebilir miyiz? bu bilinçli yapılmış bir gönderme mi tam emin değilim ama öyle ya da böyle güzeldi.
--spoiler - the rings of akhenaten--
seksist olması.
omurgada azalma.
evrimin 900 yıl gibi komik derecede kısa bir sürede gerçekleşeceğini iddia eden komik argüman.
yanlış coğrafyada gerçekleşmesi durumunda çok komik ya da çok acıklı son bulacaktır. antartikaya gelirse çok komik, israil'e gelirse çok acıklı..
ticker'ımda ta geçen sene beğenmekten vazgeçtiğim sayfaların paylaşımlarına yer veren hede. hazır konu facebooktan açılmışken, mevcut timelineı görür görmez bayılan biri olarak yeni timelineın bok gibi olduğunu da belirtmek isterim. resmen geriye gidiş.
kadın v2.0'dırlar. uzun zamandır haklarında uzuuuuun bir yazı yazmak istiyordum, isabet oldu.* şimdilik tek diyeceğim budur. kadın v2.0...
vücut ince olduğu için götten kurtaran hatun kişisi. vücudu da götüne oranla tekrar ayarlansa bildiğin obez ulan bu, para verseler atmazsın yatağa. ama yoook. bel inceyse (gerçi o da ince değil, o götün yanında ince gibi duruyor sadece) o 22 kiloluk göte hepimiz eriyelim..
ya çok aptalca ya da çok zekice bir kelime oyunu. kişi, bu önerme doğrultusunda, eğer kendisi "ayağıma taş değse kesin izmirli namussuzlardan dolayıdır" kafasında bir salaksa türbanlı kızların da eşit oranda namussuz olduğunu; yok eğer "türbanlılar ikinci sınıf insandır" kafasında bir salaksa da izmirlilerin de eşit oranda... neyse başım ağrıdı, anladınız siz gerisini.